• Beylikdüzü - İstanbul
  • +90 (545) 317 83 15
  • info@narli.av.tr
Home YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ E. 2016/11587 K. 2017/2700 T. 27.2.2017

YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ E. 2016/11587 K. 2017/2700 T. 27.2.2017

T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2016/11587

K. 2017/2700

T. 27.2.2017

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

KARAR : Alacaklı vekili, borçluya gönderilen ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğundan bahisle takibin kesinleşmediğine yönelik icra müdürlüğünün 06.07.2015 tarihli kararının iptali istemiyle icra mahkemesine başvurmuş, mahkemece şikayetin reddine karar verilmiştir.

“Usulüne aykırı tebliğin hükmü” başlığını taşıyan Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi uyarınca; tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi kabul edilir. Bu hükme göre, usulsüz bir tebligat, mutlaka geçersiz olmayıp, usulsüz tebligatı, muhatabının öğrenmesi halinde, bu öğrenme tarihi itibarı ile hüküm doğurur. Anılan maddeden kaynaklanan usulsüz tebligat şikayetinde bulunma hakkı ise, tebligatın muhatabına aittir. Tebligatın usulüne uygun yapılıp yapılmadığı hususu, yalnızca ilgilisinin icra mahkemesi nezdinde İİK’nun 16/1. maddesi kapsamında yapacağı şikayet üzerine mahkemece incelenebilir. İcra mahkemesi, açıkça ileri sürülmedikçe tebligat usulsüzlüğünü re’sen nazara alamayacağı gibi, icra dairesi de, tebligatın usulsüz olduğunu belgeleyen icra mahkemesi tarafından verilmiş bir karar getirilmediği sürece, tebligatın usulsüz yapılmış olduğunu kendiliğinden dikkate alamaz.

Hal böyle olunca, icra dairesince; ödeme emri tebliğinin usulsüz yapıldığından bahisle takibin kesinleşmemiş olduğu kabul edilerek, buna göre işlem tesis edilmesi doğru değildir.

O halde, mahkemece, yukarda açıklanan sebeple şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, aksi yönde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulüyle mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istenmesi halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.